Aspirin, kalp-damar hastalıklarının önlenmesinde etkili mi?

Bu konuda son yayınlanan araştırmaların sonuçlarını yorumlayalım: Bu iki çalışma da kalp -damar hastalığı olmayan ve ayrıca yüksek risk grubunda bulunmayan sağlıklı insanlar üzerinde yapılıyor.

• Sağlıklı insanların damar hastalıklarından korunmasında, yani primer korunma diyoruz,etkili olmadığı sonucuna ulaşılıyor. Tabii bu durum,önceki yıllarda yapılan pek çok araştırmadan farklı, onlara ters bir sonuç.
• Her iki çalışmanın da bazı kısıtlamaları nedeniyle eleştirilebilecek yanları var,ancak dikkate alınması gereken bir sürpriz sonuç olduğu da söylenmeli. Yalnız şu iki noktayı da kuvvetle vurgulamak gerekir ki yanlış düşüncelere yol açmasın, şöyle:
• 1-Yüksek risk grubundaki hastalar: Diyabet, obezite, yüksek kolesterol sorunları olan ya da kalp-damar hastalıklarına ailevi,genetik yatkınlığı olanlarda korunma amacıyla aspirin mutlaka kullanılmalı.
• 2-Zaten kalp-damar hastası olanlar: Bu yüzden ilaç tedavisi alan,stent veya bypas ameliyatı yapılan hastaların tekrar veya yeni bir kalp krizinden korunmak amacıyla mutlaka aspirin kullanması gerekir. Sekonder korunma diyoruz.
• Bu bahsettiğim iki grup hastada korunma amacıyla aspirin kullanımının gerekliliği konusunda hiç şüphe yok,herkes hemfikir,mutlaka öneriyoruz.
• Ancak bu araştırma sonuçları sağlıklı insanlarda aspirinin rutin kullanımı konusunu sorgulamamıza yol açacak.
• Geçen yıl yayınlanan şu çalışma çok önemli. Uzun süreli aspirin kullanımı,hem iltihap giderici hem de pıhtı önleyici etkileri nedeniyle bir çok kanser oluşumunu ve metastaz yapmasını engelleyebilir. (Antiinflamatuar ve antitrombotik etkileri) https://t.co/zUkdwe5QL4

Ayrıca, kalp krizinin başlangıç safhasında,o şiddetli ağrının tüm göğüste yoğunlaştığı anda 500 mg lık aspirin tabletinin 1 veya 2 tane çiğnenerek alınmasını çok öneriyorum. Damarı tıkayan pıhtıyı eriterek hayat kurtarıcı olabiliyor. https://t.co/G84dI2BQj0

Yazan; Dr. Bulent Polat @drbulentpolat