Türkiye’nin S-400 Macerası! (‘Avantajlar, Dezavantajlar, jeopolitik ve Askeri dengeler’)

Süreç nasıl başladı, bugüne nasıl gelindi, kim ne istiyor, dezavantaj ve avantajlar ne… Türkiye’nin yılan hikayesine dönen S-400 macerasını bütün yönleriyle ele alıp, bölge jeopolitiği ve askeri dengelere yapacağı etkiyi inceleyeceğimiz flooda başlayalım… Toplanın…

  • Türkiye’nin Rusya’dan satın almak istediği S-400’ler 2 yıldır aralıksız gündemi işgal ediyor. Süreç içerisinde maşallah bu konu hakkında yorum yapmayan, konuşmayan ne bi akademisyen kaldı, ne bir siyasetçi ne de sıradan bir vatandaş. Sokaktaki herkes hava savunma sistemi uzmanı.
  • Herkesin ağzına gelen her lafı söyleyip kendince yorum yaptığı bu ortamda ben de 3-5 kelâm etme hakkını kendimde gördüm. Peki bu floodda ne anlatıcam? Başlamadan önce kısaca ona değineyim ki okuyan arkadaşlar hangi sorulara cevap bulacaklarını bilsinler.
  • S-400’ün askerî kapasitesini değerlendircem. Neleri başarıp neleri başaramayacağını, elbette yanılma payı olmakla birlikte, anlatmaya çalışcam. Türkiye’nin mevcut hava savunma kapasitesini geçmişten bugüne değerlendirip, bu alanda yaptığı çalışmaları ve S-400’ün Türk hava…
  • …sahasının korunmasına yapacağı katkıyı anlatacağım. Muhtemel konuşlandırma noktaları üzerinden giderek, Fırat doğusu ve Doğu Akdeniz üzerindeki ihtilaflı sahalarda mevcut askerî dengeye yapacağı etkiyi de konuşacağız. Buna ek olarak, Türkiye’nin S-400 alımı NATO’yu nasıl…
  • …etkiler, Türk-Amerikan ilişkilerinde ne gibi tahribatlara neden olur onun da değerlendirmesini yapacağız. Amerika’nın elindeki yaptırım enstrümanları ve bunların Türk ordusu ve ekonomisi üzerine etkilerini de inceleyeceğiz. Ve elbette S-400’leri muadilleri olan alternatif…
  • …sistemlerle de karşılaştıracağım. Başlamadan önce eklemek istediğim son bir nokta var ki bunu özellikle önemli görüyorum, herkesin de üst üste 4-5 defa okumasını rica ediyorum: S-400 konusunda yazacağım bütün her şey, hiçbir resmî sıfatı olmayan bir kardeşinizin, 5 yıllık…
  • …tecrübe, okuma ve araştırmalarına dayanan bilgilerdir. Hata ve yanılma payı elbette vardır. Kesinlikle burada yazılanlar mutlak doğrudur gibi bir iddiam yok fakat sizler için tatmin edici olacağına da ınanıyorum. Konuda daha derin bilgi sahibi olmak için mutlaka başka uzman……ve kaynaklardan da araştırma yapın.
  • Son bir ek: Bu flood hiçbir ülke, millet, devlet yahut bayrağın davasını gütmeksizin, sadece mevcut gerçeklik üzerinden yazılacaktır. Bir takım şoven ve gerici duygularınızın tatmin edilmesini istiyorsanız burada okumayı kesmelisiniz.

Her şey hazır olduğuna göre artık başlayabiliriz…

  • İlk önce Türkiye’nin hava savunmasını geçmişten günümüze incelemekle başlayalım. NATO üyesi bir ülke olarak, Soğuk Savaş boyunca Türkiye hava savunma stratejisini daima Sovyetler Birliği ya da onun müttefiki ülkelerden gelebilecek muhtemel saldırılara karşı oluşturdu.
  • Bu konuda başta ABD olmak üzere NATO üyesi ülkelerden destek aldı. Türk ordusu ilk olarak Amerikan Nike Hercules tipi hava savunma sistemlerini kullandı. Bu sistemler yüksek irtifalara ulaşması ve taşıdığı ağır savaş başlığı sayesinde, kalabalık uçan ve grup halinde saldıran…
  • …Tupolev tipi Sovyet bombardıman uçaklarına karşı etkiliydi. İstanbul’da konuşlandırılan bu sistemler sayesinde Türkiye boğazlar üzerindeki Kızıl Ordu tehdidine karşı önemli bir güvence elde etti. Türk ordusunun envanterinde Rapier alçak irtifa hava savunma sistemleri de… …bulunuyor.
  • İngiliz yapımı bu sistemler çok yüksek irtifalara ulaşıp engelleme yapma kapasitesine sahip değil. Daha çok silah fabrikaları ve tren istasyonları gibi stratejik noktaları düşman saldırılarından korumak için yapılmış sistemler. TSK envanterinde birçok…
  • …modernizasyon sürecinden geçen bu sistemlerin yeri artık yerli üretim Türk sistemleriyle kapatılmak üzere. Hisar hava savunma sistemi ya da Korkut kundağı motorlu uçaksavar bataryası gibi…
  • Türk ordusunun envanterinde MIM-23 Hawk bataryaları da bulunuyor. MiG serisi Sovyet uçaklarının katili olarak tanımlanan bu sistem bugün Türkiye’de hala aktif kullanımda. Türkiye’nin Halep’e bağlı Daret İzze kasabasında bulunan gözlem noktasında bir adet MIM-23 Hawk bulunuyor.
  • Bu sistem İran ordusunda hala kullanılıyor. İsrail ise artık emekli etti. Bugüne kadar MIM-23 Hawk’ın yaptığı en başarılı atış, 1982 yılında 21 kilometre irtifada uçan bir MiG-25’in vurulmasıydı. İsraillilerin yaptığı atışta Suriye ya da Irak’a ait MiG-25 vurulup düştü.
  • Bunlara ek olarak, Türkiye’nin elinde İsviçre yapımı Oerlikon uçaksavar topları da bulunuyor. Alçak ve orta irtifa hedeflere karşı başarılı olsa da, yüksek irtifa hedefleri vurmakta yetersiz oluşu da bu silahın handikaplarından biri.
  • Türkiye’nin mevcut envanteriyle kendi hava sahasını koruyabilme şansı olmaması nedeniyle, uzun yıllardır modern bir uzun menzilli hava savunma sistemi alımı ya da üretimi için çalışma var. Bu süreç son 2 yılda ortaya çıkmış bir süreç değil. Türkiye birçok defalar ihaleler…
  • …yapıp teklifler alsa da, bir türlü nihayete erdirip uzun menzilli hava savunma sistemi elde edemedi. Sözün yarın kalmaması için şu kısmi da açayım: Türkiye neden mevcut envanteriyle hava sahasını koruyamaz? Çünkü etrafındaki ülkeler balistik füze cenneti. Biraz da muhtemel…
  • …tehditlerden bahsedeyim. Konu biraz uzayacak ama karşılaştırma yapma imkanı doğacağı için önemli. Örneğin Rusya… Sahip olduğu muazzam balistik füzelerle bu alanda dünyanın tartışmasız en güçlüsüdür. Türkiye de bu füzelerin menzilindedir. Bugün Türk-Rus ilişkileri iyi…
  • …gidiyor olabilir. Ama yarın ne olacağını kimse kestiremez ve dikkatli olmak gerekir. İkinci olarak İran… İranlılar da son 30 yılda balistik füzeler konusunda muazzam ilerlemeler kaydederek bu alanda Ortadoğu’nun en güçlü ülkelerinden biri oldular. Bütün Türk toprakları…
  • …halihazırda İran füzelerinin menzili içinde. Üçüncü olarak İsrail… Daha önceki Doğu Akdeniz floodunda da bahsettiğim gibi gemi konuşlu Lora (400 km) ve uzun menzilli Jerico (6.500 km) füzeleriyle İsrail Türkiye’nin her köşesini vurabilecek güce sahip.
  • Dördüncü olarak Suriye… Suriye ordusu da elindeki eski ama etkili SCUD füzeleriyle Türkiye için her zaman tehdit olagelmiştir. Bu füzeler modern bir hava savunma gücü olan ülkelere karşı etkisiz olsa da Türkiye gibi tabiri caizse çatısı olmayan bir eve benzeyen ülkeler için…
  • …büyük tehdittir. Ve son olarak Ermenistan… Ermenistan’ın elinde de Sovyetler Birliği’nden kalma büyük bir balistik füze stoğu var. Bu füzeler eski olsa da hala tehlikeli ve kullanılabilir durumda. Ayrıca az sayıda da olsa İskender füzelerine sahip olduklarını biliyoruz.
  • Görüldüğü gibi Türkiye’nin etrafı ağzına kadar balistik füze dolu ülkelerle çevrilmiş durumda. Türkiye’nin ne zaman bunlarla bozuşacağı, ne zaman iyi geçineceği belli olmaz. Bu yüzden Türkiye için hava savunma sistemi acil ihtiyaçtır. Ertelenmesi teklif dahi edilemez.
  • Türkiye’nin hava savunma envanteri ve etrafındaki tehditlere kısaca değindikten sonra, Türkiye’nin 2013 yılında düzenlediği hava savunma sistemi alımı ihalesine bakabiliriz. Zira bu ihale, Türkiye’nin bu alandaki açığını kapatmak için atılmış ilk ciddi adımdı.
  • İhaleye 4 ülkenin katılması öngörüldü: Rusya (S-300), ABD (Patriot), Fransa/İtalya (Aster-30), Çin (HQ-9). Rusya bir süre sonra şartları karşılayamadığı için ihaleden çekildi ve geriye 3 ülke kaldı. Şimdi bu 3 ülkenin sunduğu teklifleri inceleyip sistemlerini karşılaştıralım.
  • ABD’nin teklif ettiği Patriot, bu alanda kendini yeterince ispatlamış bir sistem. Defalarca kez sıcak savaş şartlarında kullanıldı ve başarılı önlemeler yaptı ki bir hava savunma sistemini güvenilir kılan da budur. Peki Patriot nerelerde kendini ispatladı? Mesela 1. Körfez…
  • …Savaşı. Bu savaşta Irak ordusunun ateşlediği SCUD füzelerini Suudi ve İsrail topraklarında konuşlu Patriot bataryaları yüksek oranlarda engellemeyi başardı. Bazen başarısız olup füzeleri kaçırsa da Irak’ın dehşet saçan füze gücünün oluşturduğu etkiyi büyük oranda kırmayı…
  • …başardı. Günümüzde de bu sistemler Yemen Savaşı’nda kullanılıyor. Husilerin ateşlediği İran, Çin ve Sovyet yapımı füzeleri engellemekte genellikle başarılı olsa da, başarısız olduğu durumlar da mevcut. Husilerin Suudi Arabistan güneyine gönderdiği basit insansız hava…
  • …araçlarını karşılamakta ise Patriotlar tam bir fecaat. Suudiler bu durumu bildikleri için artık Husi insansız hava araçlarını F-15’lerle karşılayıp hava-hava füzeleriyle imha etme yoluna gidiyor. Patriot’a yöneltilen bir diğer eleştiri ise aşırı elektronik ve pahalı olması.
  • Patriot’tan bahsettiğimize göre Fransız/İtalyan Aster-30 sistemine geçebiliriz. Bu sistem de Türkiye’nin açtığı ihalenin katılımcılarından biriydi. Eksik yönü bugüne kadar hiçbir sıcak savaşta kullanılmamış olmasıdır. Fakat bu yönünü büyük ölçüde telafi eden bir diğer özelliği…
  • …var ki o da uluslararası gözlemcilere açık tatbikatlarda, hem balistik füzeler hem de seyir füzelerine karşı defalarca başarılı önleme yapabilmiş olmasıdır. Test edilip onaylanmış bu başarılı vuruşlar Aster-30’un güvenilirlik hanesine birçok bonus puan eklenmesini sağladı.
  • Ek olarak, Aster-30 gemilerden ateşlenebilme özelliği sayesinde denizlerde de kullanıcı ülkelerin gücüne güç katıyor ve seyyar bir hava savunma ağı sağlıyor. Türkiye’nin geliştirmekte olduğu TF-2000 hava savunma fırkateyni için bu sistem biçilmiş kaftandı ama alınamadı.
  • Gelelim ihalenin kazananına… Yani HQ-9’a. Bu sistem diğerlerinden ucuz fiyatı ve gemiden ateşlenme özelliği sayesinde tercih edildi. HQ-9’un da bugüne kadar sıcak çatışmada kullanılmışlığı yok. Türkiye için avantajı ucuz olması ve gemilere konuşlandırılabilme özelliğiydi.
  • Neticede ihaleyi kazanan da Çinliler oldu. Çinlilerin ihaleyi kazanmasından ziyade Amerikalılar ve Avrupalıların kazanamama nedenleri çok tartışıldı. Bu soruya cevap vermekse basittir. İhale Gezi Parkı olaylarıyla üst üste geldiği ve Avrupalıların da eylemcilere desteği…
  • …bilindiğinden ötürü ilişkiler bozuldu ve Türk devletinin sinir merkezlerinde Avrupa karşıtı bir hava esti. Oluşan siyasi gerginlik Aster-30’un teknik avantajlarını gölgede bıraktı ve neticede Avrupalılar masadan eli boş kalktı. Amerikalılar neden kaybetti? Türk tarafına…
  • …göre teknoloji transferine yanaşmadıkları için. Zaten Türkiye’nin bu teknoloji transferi fetişini anlamak mümkün değil. Hava savunma sistemi konusunda lokomotif olmuş ülkeler, balistik füze engelleme kabiliyeti gibi hayati bir teknolojiyi sizinle neden paylaşsın?
  • Aslında Türk devlet adamları da bunu biliyor. Teknoloji transferi konusu daha çok iç kamuoyuna karşı çiğnenen bir sakızdır. Amerikalılar teknoloji transferini reddetti de Çinliler kabul mu etti? Yine hayır. Türkiye baktı ki Gezi Parkı yüzünden Avrupa ile ilişkiler bozuk, Çin…
  • …ve Amerikan sistemleri geriye kalıyor, birinden biri seçilecek, gemi konuşlu kullanma şansı ve ucuz olması nedeniyle HQ-9’u seçti. Çinlilerin vermiş olduğu bir teknoloji transferi sözü olmamasına rağmen bu konu iç kamuoyuna sanki varmış gibi aksettirildi. Sonuç olarak ne oldu?
  • ABD’nin şiddetli baskısı ve yaptırım tehditleri sonrası Türkiye geri adım atmak zorunda kaldı ve ihale iptal edildi. Gerekçe olarak da Türkiye’nin kendi uzun menzilli hava savunma sistemini yapacağı söylendi. Peki burada soru şu: Madem Türkiye kendi sistemini kendisi…
  • …yapacaktı, neden bu hava savunma sistemi ihalesi düzenlendi? Amerikan baskısı nedeniyle Çin sistemini alamayan Türkiye iç kamuoyunun eline bir sebep vermeliydi, sebep olarak da bunu buldu.
  • 2015 yılına gelinip de ihale iptal edildiğinde Türkiye hava savunma sistemi konusunda tekrar başa sardı. Yine elde sistem yok, kendi sistemini yapması en az 15 yıl alacak, satın alması için alternatifler de sınırlı… İşin asıl civcivli kısmı bundan sonra başlıyor arkadaşlar.
  • Çözüm sürecinin bitip de Türk ordusu ile PKK arasındaki savaşın tkerar alevlenmesi ve 2016’da darbe girişiminin başarısız olması, Türk-Amerikan ilişkilerinde ciddi yaralar aştı. Zira hem CIA eliyle destekleniyordu hem de PKK’ya her gün… …devasa Amerikan yardımları akıyordu.
  • Artık ciddi çatışmalara gebe bir sürece gireceğini kestiren Türkiye, hava savunma sistemi ihtiyacını karşılamak zorundaydı ve biraz da zoraki olarak Rusya’ya yönelmek zorunda kaldı. Satın almak istediği sistem en modern sistemdi. Aynı…
  • …zamanda en bilinmeyen sistemdi de. Hakkında yapılan muazzam spekülasyonlar, göklere çıkaran Rusçular ve yerin dibine batıran Amerikancıların arasındaki kavga gürültü arasında S-400’leri gerçekçi olarak değerlendirme şansı kaybedildi. Net bilgiden ziyade propaganda ve karşı…
  • …propaganda şeklinde medya ve televizyonlarda devam eden atışmalar öyle bir noktaya geldi ki kimse neye inanıp neye güveneceğini bilmiyor. Hukukçular bile S-400 yorumlamaya başladı. Floodun bu bölümünde S-400’ün kabiliyetleri ve dezavantajlarını inceleyeceğiz.
  • S-400’ler 12 yaşında bir sistem. Bu nedenle birçok bilinmezlikle dolu. Hiçkimse S-400’lerin tam olarak neleri başarıp neleri başaramayacağını bilmiyor. Yazılı ve görsel başında, herkes birkaç daire çizip burası S-400 menzilidir, bu menzil içinde kuş bile uçurmaz diyerek…
  • …meczubane yorumlar yapıyor. Sistemin irtifası, menzili vs. Google’a yazınca bulunabilecek şeyler. Burda lafı uzatmaya gerek yok. Benim değinmek istediğim konular başkadır, şöyle ki; S-400’ler bugüne kadar hiçbir sıcak savaş koşulunda kullanılmamıştır. Suriye’ye yapılan…
  • …ilkinde Amerikan ordusunun tek başına, ikincisinde İngiliz ve Fransız ordusunun da Amerika ile birlikte katıldığı saldırılarda Lazkiye konuşlu S-400’ler kesinlikle cevap vermedi. Bu S-400’lerin bunu yapacak gücü olmaması nedeniyle değil, Rusların cevap vermeyi tercih…
  • …etmemesi nedeniyle böyle oldu. Ruslar aynı şekilde yıllardır tekrarlayan şekilde Suriye’ye saldıran İsrail uçaklarına da S-400’lerle herhangi bir müdahalede bulunmadılar. Bunun içinde daha başka jeopolitik sebepler var fakat oralar bizim konumuz değil.
  • Ruslar Suriye’ye yönelik saldırılara karşı S-400’leri kullanmadığı için, bizlerin S-400 hakkında değerlendirme yapma şansımız kalmadı. Sistem kullanılmadığı için kabiliyetleri hala bilinmiyor. Aster-30’da da aynı problem vardı ama bu sistem tatbikatlarda yaptığı ve bağımsız…
  • ..gözlemcilerle kayıt altına alınmış başarılı vuruşları sayesinde üzerinden şüpheleri atmayı başardı. Az yukarıda buna değinmiştim. S-400’de bu da yok. Bugüne kadar yapılan tatbikatlarda füzenin ateşlenme anı var ama hedefi vurma anı yok. Hal böyle olunca S-400’ler üzerinde…
  • …soru işaretleri oluşuyor. Ki bugün uçak ve helikopter düşürmekten ziyade balistik füzeler ve seyir füzelerini durdurmak konusu çok daha önemli olduğu için, teyit edilmiş başarılı bir vuruşunun olmayışı S-400’ler üzerinde soru işaretlerinin toplanmasına neden oluyor.
  • Sözlerim yanlış anlaşılıp çarpıtılmasın. S-400 asla dandik bir sistem değildir. Sadece bilinmezliklerle doludur. Bunlar aydınlığa kavuştuğu ya da sistem savaş şartlarında performans gösterdiğinde belki ortaya muazzam bir sistem çıkar, bunu da bilemeyiz. Bekleyip görmek gerekir.
  • Peki Türkiye’de S-400 lehine estirilen bu şiddetli rüzgarın nedeni ne? Siyasi kavgalar ve şovenlik nedeniyle bu sistemlerin savunuculuğunu yapanları geçiyorum, onun dışında savunma sanayii çevreleri ve emekli askerler arasında savunanlar da var. Bu savunuşların arkasındaki…
  • …temel motivasyon, S-400’ün öncülü olan, Sovyetler Birliği’nden kalma hava savunma sistemlerinin gösterdiği muazzam başarılar. İnsanlar düz bir mantıkla diyorlar ki, eski Rus sistemleri bu kadar başarılı olmuşsa en yeni sistem de elbette çok daha başarılı olacaktır. Mantıken…
  • …bakıldığında pek haksız da sayılmazlar. Rus hava savunma sistemlerini dünyanın ilgi odağı haline getiren birçok olay vardır. Bunlardan en bilineni ise stealth teknolojisine sahip bir Amerikan F-117 uçağının Sırp S-125 hava savunma sistemi tarafından vurulmasıdır.
  • Bu olaydan kısaca bahsedelim ki bize bir fikir versin: NATO misyonu çerçevesinde Budenovci’de belirlenen Sırp ordusu hedeflerine bombardıman düzenlemek üzere Aviano üssünden havalanan bir F-117 uçağı, o dönemde Amerika’nın teknoloji harikasıydı. Özel dış kaplaması sayesinde…
  • …kesinlikle radara yakalanmayan bu uçağı, Sovyet yapımı 40 yıllık (bugün 60 yıllık) S-125 bataryası 27 Mart 1999 gecesi yakalamayı başardı. Peki neden? Anlatalım. Amerikalı pilot Sırp hava savunmasını fark edememiş, S-125’in 13 kilometre yakınına kadar girmiştir. Bomba…
  • …kapaklarını açtığı anda uçak stealth özelliğini kaybetmiş ve Sırp radarlarına görüntü vermiştir. Sırp operatörler derhal kilit atıp ateş etmiş ve uçak düşmüştür. Yani başlangıç seviye savunma sanayii bilgisine sahip arkadaşların iddia ettiği gibi ortada bir mucize yoktur.
  • Ben de bu işlere ilk başladığımda bu olayı bir mucize olarak görüyordum ama gerçek öyle değil sevgili arkadaşlar. Ben de yanıldığımı daha sonra anladım. Bunu anlatıyorum ki aynı yanılgılara siz de düşmeyin. 13 kilometre mesafe, açılmış bir bomba kapağı ve görünmezlik…
  • …özelliğini kaybetmiş bir uçak, dikkatsiz bir pilot ve mükemmel zamanlama yapan Sırp operatörler. Bu şartlar altında vurulmak kaçınılmazdır. Pek rastlanılan bir durum değil bu, fakat ne ortada bir Amerikan rezaleti vardır ne de Rus mucizesi. Olay fizik kuralları çerçevesinde…
  • …cereyan etmiştir. S serisi sistemlerin F serisi uçaklara yaptığı başarılı vuruşlara bir örnek de Suriye’nin 10 Şubat 2018’de düşürdüğü İsrail F-16’sıdır. Vuran sistemin S-200 mü yoksa S-125 mi olduğu tam bilinmemekle birlikte, bu olay bize S serisi sistemlerin kendini…
  • …ispatladığını gösteriyor. Ama bunu S-400 için söyleyemeyiz. En azından şimdilik. Çünkü o daha başarılı bir vuruş ya da önleme yapabilmiş değil. Unutmadan, S-300’lerin 130 kilometre öteden İsrail F-35’lerini yakaladığı gibi iddialar gerçeklerden uzak saçma sözlerdir.
  • Lafı fazla uzatmamak için teknik detaylara girmiyorum. Birçok konuyu da mecburen atlamak durumunda kalacağız. Ama devam edelim.
  • Sıkça sorulan bir soru da, Türkiye’nin S-400’leri olası bir savaşta Rus uçaklarına karşı kullanabilip kullanamayacağı. Bu sorunun cevabı evettir, kullanabilir. Sistemlerde dost ve düşmani ayırt eden IFF donanımı mevcuttur. Bunu kapattıktan sonra gökte uçan her cisim artık…
  • …sizin için hedeftir. Öyle olmasa Suriye S-200’ü Rus Il-20’sini vuramazdı. Burada asıl dezavantaj, Rusların sattıkları sistemin dezavantajlarını ve zayıf noktalarını biliyor olmasıdır. Onun dışında sistem Rus uçaklarına ateş etmeyecek ya da tek tuşla etkisi kalacak değildir.
  • Bunlar kahvehane söylemidir. Duyduğunuz yerde gülün geçin. Gelelim S-400’lerin Türkiye’ye ne katacağına… Zira bu konu da çok önemlidir. Birçok bilinmezle dolu olsa da, Türkiye’ye belli başlı bölgelerde S-400’ün çok büyük avantaj sağlayacağı inkar edilemez bir gerçektir.
  • Fakat bu avantajların bir sınırı olduğu da bir gerçektir. İster Rus, ister Amerikan, ister de başka bir ülkenin üretimi olsun. Hiçbir hava savunma sistemi %100 başarıyla çalışmaz. Bu gerçek, bu işin temel yasasıdır. Zira askeri tarih çok saçma hatalar yapan hava savunma…
  • …sistemleriyle doludur. Ben konuyu uzatmamak için burda onlara girmiyorum. Aslında S-400’ü alım süreci başladığında ben Türkiye’nin Amerikan baskılarını göğüsleyip bu sistemi alabileceğine hiç ihtimal vermemiştim. Neticede Papaz Brunson konusunda uğradığı tarihi yenilgi..
  • …Türkiye’ye olan güveni içte ve dışta yerle bir etmişti. Türkiye’nin Amerikan başkanından gelecek birkaç tweetle yerin dibine geçecek bir para birimine sahip olması, S-400’ler konusunda da baskıları göğüsleyemeyeceğini düşündürdü bana. Fakat bugün gelinen noktada, artık…
  • …sistemlerin Türkiye’ye teslim edileceği az çok belli olmuştur ki bu da benim yanılgımdır. Böyle olması da normaldir zira kimseye vahiy gelmiyor, herkes kendi çözümlemesini yapıyor. Çıkıp çıkmayacağını Allah dışında bilen de yok. Tekrar konumuza dönelim, Türkiye S-400’lerden…
  • …ne kazanacak demiştik. Öncelikle Ege Denizi… Türkiye Ege Denizi’nde Yunanistan’la gireceği bir çatışmada, İzmir ya da biraz daha geri bir noktaya konuşlandıracağı bir batarya S-400’le Doğu Ege adaları üzerinde ciddi bir avantaj elde edebilir. Bağımsız kuruluşların…
  • …yaptığı tahminler, S-400’lerin Yunan F-16’larını 150-165 km arası bir mesafeden tespit edip vurma kapasitesine sahip olduğunu söylüyor. Ben de buna katılıyorum, zira F-16 her ne kadar iyi bir jet olsa da, 4. nesil olması nedeniyle yeni nesil hava savunma sistemleri…
  • …karşısında avantaja sahip değil. 2030-2033 arası da iyice demode olup gözden düşeceği tahmin ediliyor. Fakat basında yazılıp çizildiği gibi S-400 bütün Ege hava sahasını Yunan uçaklarına kapatacak güce sahip değil. Bazı şoven arkadaşlar işi o kadar abarttı ki, İzmir’de…
  • ..konuşlu bir S-400’ün etkili menzilini Atina semalarına kadar uzatıyor, hatta Adriyatik’e ulaştırıyor. Bu gülünç şeylere itibar etmeyin. Bunlar alay konusudur. Gelelim Doğu Akdeniz’e… Zira bugüne kadar Türkiye karşıtı ittifakın bu bölgedeki hangi hamlesini yazsam, gerici…
  • …taife şoven hislerle S-400 armut mu topluyor diye sordu. Görelim bakalım S-400 elma mı topluyor armut mu, ama evvela biraz mola. Bi yere ayrılmayın…
  • Doğu Akdeniz floodunda da belirtmiştim aslında S-400’lerin bölge jeopolitiğine etkilerini. Tekrara düşmeye gerek yok ama sadece S-400 üzerinden yeni bir anlatım daha yapsak iyi olacak. Burada yazılanları harita eşliğinde okursanız daha iyi olur. Bi Doğu Akdeniz hatırası açın.
  • S-400’ün Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye avantaj sağlayıp sağlamayacağı konusu, Doğu Akdeniz’in hangi kısmının kastedildiği ile alakalı. Eğer Kıbrıs’ın kuzeydoğusu, Mersin Körfezi’nin güneyi ve Kıbrıs ile Suriye arası bölge kastediliyorsa, Mersin ya da Adana’da konuşlu bir S-400…
  • …Türkiye’ye olası bir savaşta avantaj sağlar. Ama Kıbrıs’ın güneydoğu açıkları, Lübnan ve İsrail’e yakın kısımlar söz konusuysa S-400’ün hiçbir etkisi yok. Etkisinin olması için sistemlerin Kuzey Kıbrıs’a konuşlandırılması gerekiyor. Bu ise apayrı siyasi sonuçlar doğuracak…
  • …bir hamle ve maalesef bu floodun kapsamına girmiyor. Gelelim Fırat doğusuna… Türk S-400’leri Fırat doğusunu koalisyon jetlerinin uçuşuna kapatabilir mi? Tamamını olmasa da evet kapatabilir. Şanlıurfa ya da Mardin’e konuşlandırılması durumunda S-400’ler Rakka’dan Haseke…
  • …güneyine kadar olan bölgeleri uçuşa kapatabilir. Teknik olarak sistem bu imkanı sağlıyor, kağıt üzerinde bile olsa güvenilebilir. Daha güneydeki Deyr Ez Zor vs. ise sistemin etkili menzilinin dışında kalmaktadır.
  • En önemli şeyi en sona sakladım. Ege Denizi, Doğu Akdeniz ve Fırat doğusu için söylediğim her şey 4. nesil uçaklar için geçerli. 5. nesil uçakların (F-22, F-35 gibi) işin içine girmesi durumunda S-400 menzili 50 km’ye kadar kısalıyor. Çünkü bu uçakların radar izi çok düşük.
  • Hem İsrail hem de Amerikan ordusunda 5. nesil uçakların kullanılıyor olduğunu da hepimiz biliyoruz. Unutmadan, gemilere konuşlanma özelliği olmadığı için S-400 özellıkle Doğu Akdeniz’de seyyar bir hava savunma gücü sağlamaktan da yoksun.
  • Peki teknoloji transferi olacak mı? Hayır olmayacak. Bunlar bir takım uydurmalardır. Aynı şekilde S-500’de de herhangi bir ortak üretim yok. Bunlara itibar etmeyin. Bitirdiğimize göre yaptırımlar kısmına gelebiliriz. ABD Türkiye’nin S-400 almasını neden istemiyor?
  • Bunun birçok nedeni var ama biz en önemlilerinden bahsedelim. Öncelikle NATO’nun kolektif güvenlik ağının sarsılması çekincesi var. Önemli bir NATO üyesi, NATO düşmanı bir ülkeden hava savunma sistemi alıyorsa, bu içinde bulunduğu ittifaka güvenmemesi nedeniyledir.
  • Bu nedenle NATO içindeki birçok üye ülke, Türkiye’nin ittifaka güvenmeyip Rusya’dan hava savunma sistemi almasıyla kendilerinin NATO’ya olan bağlılığını da sorgulamaya başladı. Türkiye ittifaka güvenmiyorsa, acaba ileride biz de benzer bir sorun yaşar mıyız diye düşünüyorlar.
  • Bu durum ittifakın temel dinamiklerini sarsıyor. Öte yandan Türkiye’nin kendini kanıtlamamış bu sistemleri gireceği bir çatışmada başarıyla kullanması durumunda, bütün dünya ülkelerinin bize de de sat bize de sat diye Moskova’nın kapısında sıraya girmesinden Amerikalılar…
  • …açıkçası korkuyor. Bu durum dünya silah ticaretinde kendi paylarını aşağı çekip Rusya’nın payını arttıracaktır. Öte yandan Türkiye tehdit algısını değiştirdiği için batıya karşı daha saldırgan olma şansına sahip olacak. Bu da ABD’nin İran’la kafa kafaya geldiği bir dönemde…
  • …bölgede atacağı adımları sekteye uğratacaktır. Bu nedenlerden ötürü Amerikalılar Türkiye’nin S-400 almasını istemiyor. Peki yaptırım olarak neler yapabilirler, şimdi de bunlardan bahsedelim. F-35’leri vermeyeceklerini hepimiz biliyoruz artık. Türkiye 5. nesil bir uçaktan…
  • ..mahrum kalarak, havada rakiplerinin gerisine düşecek. İsrail’in zaten hiç önüne geçemedi, Yunanistan’ın F-35 alması durumunda onların da gerisine düşecek. Zira 5. nesil savaş uçağı teknolojisi, askerî havacılıkta yeni bir dönemin başlangıcını temsil eder. ABD ve Çin dışında…
  • …bu teknolojiye sahip olan ülke de yok. (Rusların Su-57 uçağı 5. nesil değil) Buna ek olarak Amerikalılar Türk Hava Kuvvetleri’ne yedek parça ambargosu koyabilirler. Türk uçaklarının tamamı ve helikopterlerinin büyük kısmı Amerikan yapımı. F-16, F-4, Chinook, Sikorsky vs.
  • F-16’larda kullanılan mühimmatların çok büyük kısmı da aynı şekilde ithal. Türkiye’nin askeri malzeme ambargosu yemesi durumunda hava kuvvetleri uçamaz hale gelebilir. Uçamayan hava kuvvetleri de PKK üzerinde hava baskısı kuramayacağı için örgüt çok daha kolay saldırı yapma…
  • …şansına sahip olur. Ek olarak ekonomik yaptırımlarla Türk ekonomisini mahvetme potansiyelleri var. Trump’un attığı 2 tweette 7.11’i vuran dolar kuru çok eski bir olay değil. Yıkılmış bir ekonomi ile Türkiye’yi dışarda yapacağı hamlelerden alıkoyup tekrar kendi içine kapanık…
  • …ve sürekli seçim tartışan bir ülke haline getirmek isteyeceklerdir. Geçmiş seçim dönemlerinde Türkiye’nin içine düştüğü siyasi kavgalar yüzünden dışarda nasıl elinin zayıfladığına hep birlikte şahit olduk. Bunları tekrarlatmak için çok daha şiddetli şekilde saldırabilirler.
  • Artık son bölümlere giriyoruz ve toparlamak da gerekiyor. Türkiye’nin hava savunma sistemi ihtiyacı olduğu çok açıktır. Bu açık bi şekilde kapatılacaktı, S-400 seçildi. Türkiye için yapılabilecek eleştiri sürecin iyi yönetilememiş olmasıdır. Zira mevcut kavgalarda S-400…
  • …götürüsü getirisinden fazla bir sisteme dönüşmeye başladı çünkü siyasi bir alım olduğu için askeri ve teknik parametrelerle değerlendirme yapmak yeterli gelmiyor. En başından Aster-30 tercih edilseydi bugün bu iş bu noktalara gelmezdi. Ama artık yapılacak bir şey yok.
  • Türkiye madem bu işe girmiştir, sonunu getirmek zorundadır. Aksi takdirde kendi bağımsızlığını tartışmaya açar. Brunson konusunda zaten düpedüz aşağılandı ve rezil rüsva oldu. Bunu tekrarlatıp da iyice gülünç duruma düşmeye gerek yok.
  • Bu floodu yazmamda, aydınlatıcı yazıları ve sorduğum sorulara bıkmadan cevap vererek ufkuma ufuk katan değerli @hkilichsword hocam ve yine yazıları ile yorumlarından çok şey ögrendiğim değerli @orko_8 hocama teşekkür ederim. Aynı şekilde başlangıçtaki fotoğrafın…
  • …hazırlanmasındaki emeklerinden dolayı @piyadeonbasi kardeşime de teşekkür ederim. Anlatmayı unuttuğum ya da sizin sormak istediğiniz, yahut eklemek istediğiniz bir şey varsa lütfen belirtiniz.

Bu floodun size bir şeyler kattığına inanıyorsanız RT ederek daha fazla kişinin okumasını sağlayabilirsiniz. -SON-

Yazar; İskender Büyük @IskenderBuyuk93

Abone ol
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm Yorumları Göster
mutlakaoku.com | Pdf Kitap İndir | Telecharger Livre GratuitDescargar Libros Gratis | Free pdf download | Kostenlose eBooks |
0
Bu konuda sen ne düşünüyorsun? Yaz Mutlaka Okunsun...x