“Namuslu kadınlara zina isnadında bulunup da, sonra dört şahit getiremeyenlere seksen değnek vurun.” Nur/24
- Bu hakaretlerin sahibi, Hasan Akar isimli bir sözde hocaymış. Bir de bu herif çocuklara ve gençlere din eğitimi veriyormuş. Hale bak.
- Hasan Akar ve onun gibi haysiyetsiz iftiracıların Atatürk’ün validesi hakkında attığı genelev iddialarının sebebi bu düzmece belgedir.
- Bu sahte evraka göre Zübeyde Hanım Abduş isimli bir adamla evliymiş ve mirasından faydalanmak için dava açmış.
- Abduş’un ailesi de Zübeyde hanımın mirastan pay alamayacağını, af buyurun, kendisinin genelev kadını olduğunu söylemiş.
- Güya mahkeme de Selanik’te bulunan genelevi tanık olarak dinlemiş. Zübeyde hanımın oğlu Mustafa’nın genelevde doğduğuna kanaat etmiş.
- Böylelikle dava reddedilmiş. İşte Hasan Akar iftiralarını bu sahte evraka dayandırıyor. Oysa böyle bir mahkeme ve karar yok.
- O tarihlerde böyle bir mahkeme olmadığı gibi, metinde bir çok yazım hatası bulunmakta. Zira bu belge 1980’lerde uydurulup ortaya atıldı.
- Hasan Akar ve onun gibiler, sahte olduğu belli bu belge üzerinden namuslu bir kadına iftira atmaktan çekinmiyor. Bunlar bu kadar şerefsiz
- Birileri Atatürk’ü karalamak için bir belge uydurmuş, belge baştan sonra hatalarla dolu. Osmanlı arşivinde böyle bir belge yok.
- Bunlar nasıl din adamıdır ki, sahteliğini bir çocuğun bile anlaycağı belgeyi gerçek diye kabul edip namuslu bir kadına iftira atabiliyor?
- Hasan Akar gibileri, Atatürk’ün kovaladığı üfürükçü, hurafeci hoca kılıklı şarlatanların torunlarıdır. Bunlarla mücadele vatan görevidir
- Gelelim belgenin sahteliğine, belgede pul kullanılmıştır. Oysa o dönemde mahkeme kararlarında pul kullanılmaz.
- Karardaki tarih Rumi takvim ile yazılmıştır. Oysa o dönemde hicri takvim ve ay isimleri kullanılır. Sahtekarlar bu detayı da atlamıştır.
- Kararda, hakimin ismi ile kıdemi bile yazmamaktadır. Adet kelimesi, “d” harfi ile yazılmalıyken “t” ile yazılmıştır.
- Kararı veren mahkeme, Selanik Asliye Mahkemesi olarak yazılı. Belge gerçek olsaydı, “Bidayet” mahkemesi yazması gerekirdi.
- Şahsiyetsiz ve haysiyetsiz iftiracılar belgeyi bu kadar acemice hazırlamış. Hasan Akar’lar da ne hikmetse bu belgeye anında inanmış.
- Böyle düzmece bir belge, pek sevdikleri bir zatın annesi hakkında yazılsa, Hasan Akar’lar yine anında inanıp o zata piç diyebilecek mi?
- İslam hükümleri gereği, Hasan Akar namuslu bir kadına zina iftirası atmıştır. Dört şahit getiremezse 80 sopa vurulmalıdır.
- Yine Nur suresine göre, zina iftirasında bulunup ispat edemeyen kişilerin şahitliği de hiçbir zaman kabul edilmez.
- Dinimize göre Hasan Akar isimli herifin lafına, sözüne itibar edilmez. Bu rezil adam hocalık bile yapamamalı. Diyanet göreve!!!
- Söz konusu düzmece belgenin sahteliği hakkında kısa bir kesit. İftiracıların kutsadığı belge bu işte.
Bu Konu, @10uncukoylu Kullanıcı adıyla paylaşımlar yapan, bir Twitter hesabının, paylaşımlarından derlenerek oluşturulmuştur…