Corona Virüsü; 21’inci Yüzyıl

Arkadaşlar selam. Biraz canınızı sıkmaya geldim. En son söyleyeceğimi baştan söyleyeyim. 21. Yüzyılın ilk yarısı (bütün yüzyıl da sürebilir) küresel sorunların katlanarak ve ardı ardına geldiği bir dönem olacak.

• Bu virüs bitecek, başka bir virüs çıkacak. Sonra bir başka salgın olacak. Depremler, ekonomik krizler, iklim krizi, salgınlar ve çatışmalar hiç bitmeyecek. Çünkü bu çağ insanlığın gezegene sığma mücadelesiyle geçecek.
• Son 150 yıldır inanılmaz bir hızla çoğalan ve doğayı, gezegengenin kaynaklarını hunharca tüketen, kirleten bir canlının doğanın kısas uygulamasından şikayet etme hakkı yok maalesef. Doğanın kendisinden alınanlar için intikamı korkunç olacak.
• Vahşi kapitalizmin soyut zenginleşme hülyası, çılgın bir tüketime dayalı yaşamlar öğütlemesi ve onu yüceltmesi gibi sebepler son yüzyıldaki nüfus artışıyla birleşince ortaya çıkan paylaşım savaşları da bitmeyecek. Daha çok savaş, daha çok ölüm, kan, gözyaşı ve yıkım.
• Kaotik bir yaşam bizi bekliyor. Bu nedenle her gelen yıl öncekini aratıyor. Bu trend önümüzdeki yıllarda da katlanarak büyüyecek. Stanislaw Lem’in Gelecek Bilim Kongresi kitabını okuyanlar o kitabın bir bilim-kurgu olmadığını bugüne bakarak anlayabilirler.
• Dünyanın o kadar kötü bir yere dönüşmeden insanlığın aklını başına alarak yeni bir birlikte yaşam, yeni ve adil bir paylaşım düzeni, yeni yaklaşımlarla başka bir düzen yaratma yeteneği kazanmasını beklemekten başka çaremiz yok. İnsanlığın uyanışına ihtiyacımız var.
• Ama bu uyanışı insanlığa bırakırsak bunun mümkün olmayacağını düşünenlerdenim. Onun yerine doğa bize bunu dayatacak. Milyonlarca insan öldükten, şehirler yok olduktan, açlık ve salgınlar hükmünü sürdükçe başka çaresi kalmayacak insanlığın. Tabii biz o günleri görmeyeceğiz.
• Bizim payımıza şimdilik ve ilerleyen yıllarda büyük doğum sancılarını yaşamak düşecek. İnsanlık için yapabileceğimiz şeyler de var elbette. Daha iyi bir dünya mümkün ülküsüne sarılmak ve insanlığın uyanışına katkıda bulunmak.