Kosova’daki tekkeler; Hayaller ve saha gerçekleri!

Şeytan detayda gizlidir. Sol köşede JACK DANIEL’S viskisi buyrunuz. Saadi tekkesi şeyhi Musa efendi… Gjakova – Kosova. (Kendisi ile birlikteyken de kokuya şahidim) Şimdi Kosova’daki tekkeler hakkında bir FLOOD geliyor. Hazır mıyız? Hayaller ve saha gerçeklerinden bahsedelim.

  • Çok seviyoruz Balkanları, Rumeli’yi hayal ettiğimizdeki gibi görmeyi.Nostaljik bakmayı.Oysa kaybettiğimizde ufacık çocuk olan Balkanlar, tüm olgunlaşma dönemini Hıristiyan ve komunist otoriteler altında geçirmiştir bizse bunun yıpratıcı etkisini görmezden gelmeyi çok seviyoruz.

  • Bir tekkede akan basit bir çeşmeden ilham alanların yazdığı ah Bosna, ah Ecdad, ah Prizren tarzı şiir ve gezi yazıları ve oradaki dekor, post ve simgelerle havaya giren İnsanların yüzeysel okumaları ile çoğu kez çürümüşlüğü görmeyiz. Şimdi çürümüşlüğün canlı örnekleri geliyor,

  • Neydi ezber? Tekkeler, vakıf ve mülkleri ile halka karşılıksız hizmet için Osmanlı’dan bu yana halk için kurulu müesseselerdir. Değil mi? Yapıların soluk borusu ya da cinsel organıymışçasına onlara eklenen bu para deliklerin nereye düştüğünü bir sonraki flood’da görelim şimdi.

  • İçeride işte bunlar var. Duvardan bağlanan plastik borudan kayan para, kayarak içeri bu yeşille örtülü ve içerisinde hiç bir şey olmayan sandukalarla dolu odaya düşüyor. Aslında içeride yatan ölü olduğu da şüpheli. Bunlar sırf camdan bakanların dua ederken havaya girmesi için.

  • Bir mantıksızlığı ilk eleştiren siz olduğunuzda, tepkileri de yönetirsiniz.Ama siz sessiz kalırsanız işte o vakit bu saçmalıklara tepki verenler de ya Wahabi-Selefilere ya da Hıristiyanlara yaklaşır. İşte Yakova’da durduğumuz nokta, milletçe bunlara seyirci kalmak olmuştur.
  • Gjakova(Türkçesi Yakova) Kosova’nın güneybatısında tekkeleri ile ünlü 40 bin nüfuslu bir şehir. Burada 20 kadar tekke ve benzeri yapı mevcut. Şehirde Müslümanlar nüfusun %80’den fazlası. Katolikler ise %15-18 arası. Şehirde ekonomik durum Allah’a emanet. Yaşam fazlasıyla zor.

  • Her tekkenin ciddi mülk ve kira geliri mevcut. Her tekkede o tekkeyi bekleyen şeyh efendi yiyor, içiyor ve gerekli tadilatı yapıyor. Ruhumuza kodlanmış estetiği, o taş zemini, cumbaları görünce eriyoruz. Oysa buralar bu lüks baronlarının şatoları olmuş durumda. Çoğu da içici.

  • Sarı Saltuk,Evlad-ı fatihan ve Tuna boyu ezberi çekmiş Rumeli algısı ile oraları dolaşanlar gözü kapalı gezdikleri için bunları görmezler.Ama şehirde parasızlıktan bedenini satan, tekke dükkanına kirayı ödeyemediğinden dükkanına icra gelen, şeyh efendiye yalvaranları da duyduk.

  • Şeyhler ağırlıklı olarak tekkeye bitişik yapılmış evlerinde yaşıyorlar. Bir basın mensubu geleceği vakit çıkıyor. Bazıları Almanya veya Avusturya’ya da gidiyor. Müridleri örgütlemeye ve bağış toplamaya gidiyorlarmış. Toplanan bağışla burs vermek fakir beslemek? Yok öyle şey.

  • Hemen her şeyhin aracı Mercedes, Jeep hatta bazısında daha adını duymadığımız lüks araçlar var. İkametlerine gittiğinizde zaten o araçları da görüyorsunuz. Bir lokma bir hırka ile yaşayan hiç yok. Çoğu da sizinle konuşurken o alkol kokusu sizi bayıyor. Bunlar görmek isteyene.
  • Konuştuğum kimi Kosovalılar kızgın. “Yugoslav döneminde işsiz güçsüz zampara adamın biriydi. Sonra bu şeyh oldu hırka giydi çıktı. Kim şeyh yapmış? Şimdi el öptürüyor.Sizden hocalar geliyor profesörler elini öpüyorlar bunun. Biz bunlara prim vermiyoruz siz şişirdiniz” diyorlar.

  • Bektaşi şeyhi ile konuştuğum birşey vardı. Eşimin dedesinin mülkleri üzerinde tekke kurulmuş. Onu konuştuk. Ertesi gün ise Sadi şeyhi bana “Burda eşinin mülklerini sormuşsun, demek eşinin mülkleri var? N’apıcan o parayı? gel konuşalım demez mi? Meğer rakı muhabbeti yapmışlar.

  • Bu diyaloğa ve alkol kokusuna beraberimde bulunan 2 prof. şahittir. Özelden soranlara isimlerini de verebilirim. Şehirdeki hiç bir çürüme umurlarında değil bu şeyhlerin. Sırf 2015-2017 döneminde ABD ve İsviçre merkezli misyonerlerce 600 genç vaftiz edilmiş sırf Gjakova şehrinden.

  • Şahsi kanaatim bu tekkelerin artık vazifelerini tamamladıkları ve şu anda çevrelerindeki sosyal meselelere gamsız birer konfor merkezi olduklarıdır. Milletçe Kosova’daki bu çürümüşlüğe karşı yasal dini kurumlar muhatap alınıp bu çürümüşlüğe PR yapan dergilere itibar edilmemelidir.

Yazar; Dr. Yüksel Hoš © Jxlhš

guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm Yorumları Göster
mutlakaoku.com |
0
Bu konuda sen ne düşünüyorsun? Yaz Mutlaka Okunsun...x