Küçük bir flood ile Simurg’u Anlatmak istiyorum. Evet, şu rengarenk kuyruklu efsanevi kuş. Şahname’deki anlatımıyla…
- Hükümdar soyundan Sam’ın heyecanla beklediği doğum gerçekleşir ve bir oğlu olur. Fakat doğan çocuk tam bir hayal kırıklığıdır baba için.
- Çünkü ak saçlı doğmuştur. Çocuk böyle bir “özürle” doğunca kimseler babaya haber vermeye yanaşmaz, bir dadı gider haberi verir sonunda.
- “Çocuğun gümüş tenli güzeller güzeli bir oğlandır. Kusur ise bu, saçları beyazdır” der. Sam, çocuğundan utanır. En çok bu haber yayıldığında çevredeki dost-düşman hükümdarların kendisiyle alay edeceğinden (elalem ne der?), aşağılanacağından korkar.
- Ve oğlunun bu halini Tanrı’nın günahları için kendisini cezalandırmasına yorar.
- Adamlarına der “Gidin bu çocuğu Elburz Dağı’na atın.” Orası “güneşe yakın insanlara uzak” bu yüzden de Simurg’un yuvasını kurduğu, iki yavrusuyla birlikte yaşadığı yer.
- Dağa atılan çocuğu önce bir dişi aslan görür, der: “Ben seni yüreğimin kanıyla besler, karşılık da beklemezdim ama yarın öbür gün seni benden alırlarsa benim ruhum da seninle birlikte gider.”
- “Vahşi hayvanlar bile” diyor Şahname’de bu çocuğa babasından daha çok şefkat göstermişti.
- Sonra Simurg rastlar çocuğa. Tanrı’nın hikmeti, içinden saldırmak geçmez. Aksine büyük bir şefkatle çocuğu alır, yuvasına götürür. Sütle besleyemediği için avlarının kanıyla besler onu.
- Babasının Zal adını verdiği çocuğa yeni bir ad verir: Destan. Destan, yine de anasını özler. Meme diye parmaklarını emip gecelerce ağlar.
- Simurg, onu hem besler büyütür, hem de konuşmayı öğretir. Ayrıca bilge bir kuş olarak ona bilgece düşünüp davranmayı öğretir.
- Simurg’un yavrularıyla birlikte büyüyen Destan sonunda kocaman adam olur. Bir gün babasının rüyasına oğlu girer. Çocuğu nihayet aklına düşer.
- Rüyada yağız bir delikanlı olduğunu gördüğü oğlunu bu sefer geri almak ister ve adamlarıyla Elburz Dağı’na gider. Simurg geldiklerini görür.
- Destan’a gönülden bağlanmış Simurg, hiç bencillik etmeden onu ayakları arasına alır ve dağın eteğine indirir.”Baban seni almaya geliyor” der.
- Sakın ona saygısızlık etme, dediğinden çıkma, onu affet. Senin kaderin başka yazılmış, git onu yaşa der, özgür bırakır.
- Simurg’un tüyleri büyülüdür. Tüylerinden birini verir, başın sıkışınca bunu yak, nerede olursam olayım gelirim der. Destan, babasına gider.
- Hiçbir karşılık beklemeden “öteki” olan herkese sevgi ve şefkat gösterebilmek başka tür bir analık. Dünyayı, insanı bu biçimde doğurabilmek.
- Simurg tenli, Simurg ruhlu tüm anaların analar günü kutlu olsun. Hep var olun. <3 (Sam oğlu Zal ve Simurg)
Bu Konu, Kayçı Ceren @acemi_filozof Kullanıcı adıyla paylaşımlar yapan, bir Twitter hesabının, paylaşımlarından derlenerek oluşturulmuştur…