Devlet Aklı

Flood'un Yayınlandığı Tarih:29 Nisan 2018 @ 14:39

Konuya çok merak ettiğiniz “DEVLET AKLI” kavramı ile başlayacağız. Devlet Aklı Nedir?

  • Öncelikle pek çok defa da yazdığımız bir şeyi okumayan dostlar için tekrar yazmak durumundayız… “Derin Devlet” ile “DEVLET AKLI” kavramları çok farklı kavramlardır. Ve “DEVLET AKLI” nın “Derin Devlet” kavramı ile karıştırılmaması gerekir…
  • “Derin Devlet” devlet içerisinde aktörleri ve etkinlikleri dönemsel olarak değişen, tek parça olmayan, çeşitli klikleri/kanatları olan ve çoğu kez istihbarat+iş adamı+mafya grupları +siyasetçi ve bürokratların bir araya gelerek oluşturduğu güç odaklarıdır.
  • Bu güç odakları içinde ABD’ye Rusya’ya Almanya’ya yakın olan dönemsel olarak daha milli damara sahip olan çeşitli ekiplerin varlığı söz konusudur. Bu ekipler, ekiplerin güçleri ve yapılar içinde öne çıkan kişiler dönemsel olarak değişir…
  • İlk olarak DERİN DEVLETİN PARATONERİ: DEVLET BAHÇELİ PROJESİ flood’umuzda yazdığımız “DEVLET AKLI” ise bunun çok çok ötesinde bir “Milli Stratejik Üst Akıldır”
  • “DEVLET AKLI” yaklaşık 2000 senedir kesintisiz olarak varlığını sürdüren, dar çerçeveli, sınırlı sayıda ailenin oluşturduğu, bu ailelerin “çapraz evlilik” yolu ile bir “mavi kan” yarattığı soy devri esası ile varlığını sürdüren bir “MİLLİ STRATEJİK ÜST ZEKADIR”
  • Devlet aklı “vatandaşı” düşünmez, Devlet Aklı için asli ve kutsal olan “Devlettir”ve Devletin “bekasıdır”… Ve bu beka için vatandaşlar büyük stratejiye göre sıkıntı çekeceklerse çeker öleceklerse ölürler. Devlet Aklı’nda duygusallığın yeri yoktur…

  • Geçtiğimiz günlerde KKK’nin armasını paylaşmış ve “Hayatında bir kez olsun bu armayı sorgulamayanlar, yok Kurtlar Vadisi, yok AKSAÇLILAR’ı çok izlemiş kıvamında paylaşımlar yapmasın” notunu düşmüştük…

Neydi o armadaki anlam?

  • O armada M.Ö 209 yazar… Nedir M.Ö 209 tarihi ve tesadüfen mi seçilmiştir?
  • M.Ö 209 HUN İMPARATORLUĞU’NDA tahta Mete Han’ın çıktığı tarihtir ama çok daha derin anlamlar da taşır… Bunu daha iyi kavramak ve “DEVLET AKLI” ile bağını kurabilmek için öncelikle Mete Han’ın tahta çıkmasından önce yaşananları bilmek gerekir…

  • Mete Han’ın babası Teoman’ın karısı Çinli Yenişi’dir. Teoman Yenişi’nin dolduruşu ile tahta Mete’nin değil Yenişi’den olan oğlunun kendisinden sonra geçmesini istediğini ilan eder. Ancak Türk töresine göre tahta ana ve babası Türk olan “saf Türk” bir varis geçmelidir.
  • Metehan ve Türk Beyleri duruma isyan ederler. Bu arada Teoman’ın Çinli eşinin hileleri ile Mete, Çinli Yuezhi Hanedanı eline esir düşer. Ancak ellerinden kurtulur. Bu başarısı sonrasında babası Teoman Mete’ye 10 bin asker verir…
  • Mete ölümüne sadık ve disiplinli bu ordu ile önce Teoman’ın Çinli karısını ve onun çocuklarını sonra babası Teoman’ı öldürerek tahta geçer.
  • Mete Han’ın tahta çıkışı öncelikle “saf Türk egemenliğini” sembolize etmektedir…

İkinci olarak devlet tanımına bakmak gerekir… Devlet en kaba hali ile ; bireylerin oluşturduğu kurumlar eli ile yönetilen bir siyasal organizasyondur …

  • Devletin işleyebilmesi için kurumlar, kurumların işleyebilmesi için ise olmazsa olmaz temel kural “Hiyerarşik yapıdır”.

Dönelim Mete Han’ına. Türk tarihinde düzenli orduyu onluk, yüzlük, binlik ve tümenlik düzende “Hiyerarşi” içerisinde düzenleyen isim Mete Han’dır…

  • Yani aslında Mete Han ordu düzenlemiş değildir sadece.. Aslı kurucu unsurunu “askerin” oluşturduğu bir devlet modellemesi kurgulanmış ve hayata geçirmiştir. Ve Türk devletlerinde her zaman “kurucu kadro” asker yahut silahlı güce sahip büyük aileler olmuştur… Ve devlet aklı işte o tarihten bu güne varlığını belirttiğimiz çerçeve içinde sürdürmektedir..
  • Devlet Aklı dediğimiz kavramın izlerini Türklerden başka 2 devlette daha net biçimde görürüz: Çin ve İngiltere.
  • Türk milleti işte bu Devlet Aklı sayesinde tarihte hiçbir zaman “devletsiz” kalmamıştır. Devlet Aklı, bir Türk devletinin en uzun süre ayakta kalması için makro stratejik planları yapar günlük siyaset ve siyasetçiler ile uğraşmaz. .

Devlet Aklı bir Türk devletinin yıkılacağını da en az 30 sene önce görür ve 2 aşamalı olarak “önce yıkılışı geciktirici” tedbirleri devreye sokarak zaman kazanır bu esnada yeni devletin temellerini atar…

  • Buna en çarpıcı örnek Osmanlı’nın çöküş ve Cumhuriyet’in kuruluş dönemidir… Cumhuriyetin kurumsal tüm temellerini İttihat ve Terakki Cemiyeti atmıştır… Daha da önemlisi Abdülhamid’in tahta çıkışıdır. .
  • Normal şartlarda tahta çıkma şansı yokken Abdülhamit tahta çıkabilmiştir. Zira şehzadeler arasında stratejik zekası olan bir tek Abdülhamit’tir. Devlet Aklı Abdülhamit ile 30 sene kazanmış, geçiş dönemi için de İttihat ve Terakki’yi kullanmış, Cumhuriyetin temellerini atmıştır…
  • Zira Devlet Aklı, Osmanlı’nın çöküşünü kaçınılmaz olarak görmüş, 20.yüzyılda monarşilerin tasfiye olarak ulus devlet modeline ve cumhuriyetlere geçiş olacağını öngörmüştür.
  • Nitekim 1.Dünya Savaşı sonrası monarşiler tasfiye olmuş Rusya’da ROMANOF, Almanya’da HOHENZOLLERN, AVUSTURYA-MACARİSTAN’DA Habsburg Hanedanları tarihe karışmıştır.
  • Öngörüsü ve hazırlıklarını Osmanlı sonrası yeni bir Cumhuriyet üzerine yapan Devlet Aklı başarılı bir strateji ile Rusya ittifakı sayesinde Küresel odaklara karşı ilk büyük cepheden savaşı kazanmıştır…

Dediğimiz gibi DEVLET AKLI konusu öyle bir flood yahut flood serisinde anlatılacak bir konu değildir. Konu ile ilgili büyük ihtimalle bir kitap çalışmamız olacak. Şimdi not aldığımız başka bazı sorular vardı onlara geçelim…

Bir dostumuz “CHP’nin adayı ve Meclis’in durumu ne olur?” diye sormuş?

  • CHP’nin adayını konuşmadan önce bir tespitte bulunalım… Bir ülkede bundan 1 sene önce bir başkanlık seçimi yaşanacağı kesinleşti ise bugün olmasa 2019’da bunun olması kesinse ve bu biline biline bu zamana kadar o ülkenin anamuhalefet partisinin adayı hala belirlenmediyse, Kimse kusura bakmasın CHP bu noktada sınıfta kalmıştır…
  • Aday konusuna gelince… Üzülerek bir kez daha ifade ediyorum. CHP seçimi en kolay kiminle kaybedecekse onu aday gösterecek. CHP tabanı bir 2.Ekmeleddin vak’asına hazır olsunlar …
  • Aday profili Kesici, Başbuğ, Büyükerşen, Sezer gibi temsil niteliği yüksek ama “seçim almak ve ıcracı olma” şansı olmayan bir isim olacaktır.
  • Meclis tablosuna gelince… Ben nacizane Cumhurbaşkanlığı seçiminde sonuç ne olursa olsun Meclis’te AKP’nin çoğunluğu kesinlikle kaybedeceğini öngörüyorum.

Bir başka dostumuz “Abdüllatif Şener CHP adayı olur mu?” diye sormuş…

  • Olabilir ama seçim kazandırmayacak isimlerden yukarıda saydığımız profile uygun bir isimdir. Hiç kimse “x aday olursa AKP’den CHP’YE oy gelir” hayali kurmasın. Her şeyi kaybetme korkusu AKP’nin ana tutkalı…

Bir başka dostumuz “İttifak zayıf ama muhalefet daha zayıf. Acaba kötünün iyisi olarak AKP kazanır mı?”. demiş…

  • Ben dostumuza saygı duymakla birlikte katılmıyorum. 16 yıldır ilk kez AKP savunmada. İlk kez yenilgi korkusu yaşıyor. Muhalefet ilk kez umut olabildi ve psikolojik üstünlük ilk kez muhalefette. O nedenle ilk kez AKP’yi bu kadar yenmeye müsait bir atmosfer var. Yeter ki muhalefet doğru stratejiyi uygulasın…

Bir başka dostumuzun sorusu ‘Beyaz Türkler hala devlette etkin mi?” şeklinde…

  • Kesinlikle etkin… O etkiyi kırmak öyle 15-20 yılda olacak bir şey de değil.

Bir başka soru Kanal İstanbul projesi neden bu kadar önemli? şeklinde…

  • Bakınız Kanal İstanbul projesi sadece bir alternatif geçiş güzergahı olmanın çok ötesinde anlam ifade ediyor…
  • Kanal İstanbul Projesi Karadeniz ile Marmara üzerinden Akdeniz’e açılan bir alternatif yol olacak. Bu bağlamda aynı zamanda Montrö Anlaşması tartışmaya açılacak… Ortada hukuki bir belirsizlik var.
  • Montrö Antlaşması’nın en kritik maddelerinden birisi antlaşma ile ABD’nin boğazdan geçirebileceği gemilerin tonaj ve silah miktarının kısıtlanmış olmasıdır.
  • Buna en çarpıcı örnek 2008 yılında yaşanmış, Gürcistan’a müdahale eden Rusya üzerine gemilerini yollamak isteyen ABD gemileri antlaşma gerekçesiyle boğazdan geçirilmemiştir. Ama Montrö Anlaşması “Doğal Boğaz” olan İstanbul Boğazı ile ilgilidir oysa Kanal İstanbul “Yapay Boğaz” olacaktır. Yapay ve doğal boğazların uluslararası hukukta statüleri de farklıdır…
  • ABD, Kanal İstanbul’u kullanarak istediği tonajda ve istediği kadar silahlandırılmış gemiyi Karadeniz’e geçirme hakkı isterken Rusya bir yandan buna mani olup bir yandan da bu alternatif güzergahı Akdeniz’e inme projesine en uygun şekilde kullanmak isteyecektir..
  • Türkiye de Kanal İstanbul’u tek başına yönetmek isteyecek, bu devler arasında bunu başarır tek söz sahibi olursa büyük bir stratejik koz elde eder… İşte Kanal İstanbul bu nedenle bu kadar önemlidir…

İç Savaş söylentilerinin artması ile ilgili olarak?

  • Bu bir seçime yönelik algı operasyonu olabilir diye düşünüyorum.İnsanları Güvenlik-Özgürlükler/Demokrasi arasında tercih yapmak zorunda bırakmak isteyebilirler.

Atatürk bu devlet aklı kavramının neresinde yer alıyordu peki, sözünü ettiğiniz bu ailelerden birine mensubiyeti var mıydı?

  • Ben Atatürk’ün bu devlet aklı tarafından “seçilen isim” olduğunu düşünüyorum. Ki dehası ile de ne kadar doğru bir seçim olduğunu göstermiştir. Hayır ailelere mensubiyet yok ailelerin seçtiği “özel kişi”.

Yazar; Celal Eren Çelik‏

Abone ol
Bildir
guest
5 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm Yorumları Göster
Anonim
Anonim
3 yıl önce

Her Atatürkçü kendini avutmak için böyle hikayeler yazıyor, hala anlamıyormusunuz damarlardaki asil kanı kullanmadan o huzur gelmeyecek

Anonim
Anonim
4 yıl önce

Ne devlet aklıymış. 16 devleti yıkılmış. Hala devlet aklı diyor. Aklını kaybetmişsin.

Bedirhan ERDENER
Bedirhan ERDENER
4 yıl önce

Hz. Muhammed’de Arap Devlet Aklının eseri olabilir mi?

trackback
2013 Mısır askerî darbesi; (‘Muhammed Mursi ve Abdülfettah el Sisi’) – Mutlaka Oku | Flood | Bilgiseli
4 yıl önce

[…] …göbeğine welcome yazan, solcuları içeri tıkıp işkenceden geçirdikten sonra Amerikan 6. Filosu’nu sevinç içinde ülkeye çağıranlara bakın. Zira böyle onursuzluklar hangi iktidar başta olursa olsun Mısır’da yaşanmamıştır. Kimde yaşandığını da herkes biliyor vesselam… Devlet Aklı Nedir? (Türk; Devlet Aklı sayesinde hiçbir zaman “devletsiz” kalmamıştır!) […]

ziya
ziya
5 yıl önce

…..20.yüzyılda monarşilerin tasfiye olarak ulus devlet modeline ve cumhuriyetlere geçiş olacağını öngörmüştür.
Nitekim 1.Dünya Savaşı sonrası monarşiler tasfiye olmuş……
monarşilerin tasfiye planı ingilizlere aittir. ki şu an da bile dünyadaki tek gerçek monarşi ingilterededir. 1.dünya savaşında monarşileri bitirip rakip tüm hanedanlıkları tasfiye etmişlerdir.

mutlakaoku.com | Pdf Kitap İndir | Telecharger Livre GratuitDescargar Libros Gratis | Free pdf download | Kostenlose eBooks |
5
0
Bu konuda sen ne düşünüyorsun? Yaz Mutlaka Okunsun...x