Bir dönüm noktasındayız! (‘İç savaşın çıkıp ülkenin bok çukuruna dönmesi!’)

Anlaşılan ülke özelinde dünya evrilirken yine başka bir dönüm noktasındayız. İdlib’te beslediğin teröristleri al ne yapıyorsan yap restini yedikten sonra olayları arka planda tezgahlayan ve hiç haberi yokmuş gibi yapan ABD ve İngiltere’ye yanaşma girişimi de akamete uğradı.

  • Tayyip efendi sokağın çıkmaza girdiğini görse de görmek istemiyor ve bir umut çalıp çarptığım paraları belki harcayabilirim ya da bugüne kadar her dediğimi yapan bu halk yine bana sahip çıkar ülkede koltuğun başında kalabilirim seçeneklerinden ikincisini güvenli liman seçti.
  • Harekat ortamı çok öncesinden bu amaca matuf olarak Ergenekon tarafından şekillendirildi. Buna mukabil RTE sanki iktidarı varmış gibi yapıyor, SADAT ile İdlib’ten gelecek kendi beslediği cihatçılar ile cephesini mukabil harekata karşı güçlendiriyor.
  • Tuzak ta tam burada zuhur ediyor çünkü maksat bu. Bu esnada kötü yönetilen ekonomi dip yapıyor, mafya için af çıkıyor, bebek katili Öcalan’a Kürdistan Başkanlığı yolu açılıyor. Ülkede bu gidişatı görüp tedbir getirebilecek herkes hapiste.
  • İç savaşın çıkıp ülkenin bok çukuruna dönmesi, kimin kimi neden öldürdüğünün belli olmadığı bir hengamede bazı tanıdık simaların kurtarıcı olarak takdim edilmesi, Kürdistan’ın kurulmasına ramak kaldı. Nazım’ın dediği gibi kabahat sende demeğe de dilim varmıyor ama.
  • Kabahatin çoğu senin canım halkım. O masumlar hapse tıkılırken sustun, işkence edilirken beter olsunlar dedin, Meriç’te boğulan çocuklara iyi bir teörist eksildi diyerek insanlık dışı şuuraltını kustun, namusa, mala göz diktin, aç gözlülüğünü apaçık gösterdin, azaba müstehak,
  • Yaşattıklarını yaşamaya mukadder oldun. Şimdi beğenmediğin, hor gördüğün Suriyeliler gibi kaçacak yer arayacak ama bulamayacaksın. Senin baban terörist diyerek ağlattığın çocukların ahı tutacak, kaderin cilvesi yine bu insanlardan medet isteyeceksin. Onlar da edecek.
  • Ama bütün bu olan biteni dört köşe zevkle izleyen, ellerini ovuşturan Ergenekon’un bununla yetineceğini sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Tecrite mahkum ettikleri onca adamın kökünü kazımadan rahat etmezler. Kürdistan’ı kurmak 2 numaralı hedefse, 1 numaralı hedef soykırım çünkü.
  • Hiç bıkmıyorlar ya ona şaşıyorum. Olmuyor işte arkadaş olmuyor. Yine olmayacak. Ama özellikle hapistekiler için endişelenmiyor değilim. Ama kurtulacaklarını da biliyorum çünkü masumlar. Sonrası keşke C.Süreya’nınki gibi iyilik güzellik olsa. Değil maalesef. Sonrası Akif’ten.

Yıkmak insanlara yapmak gibi kıymet mi verir, Onu en çolpa herifler de emin ol becerir.

Sade sen gösteriver ‘işte budur kubbe’ diye iki ırgatla iner şimdi Süleymaniye.

Ama gel kaldıralım dendi mi heyhat o zaman, Bir Süleyman daha lazım yeniden bir de Sinan.

  • Akif’in burada Süleymaniye’nin yapımını Sinan’dan çok bizim tabirle harekat ortamını şekillendiren Kanuni’ye atfetmesi ne büyük feraset. Bu kapsamda bizlere yıkılan bir kubbe gibi çöken ülke mirasının yerine Sinan gibi muhteşem bir eser ortaya koymak düşüyor.

İşte asıl korktuğum ne o ne bu değil, bu müstakbel sorumluluk, onu temin etme adına bugünkü hatvelerin seri ve uzun olmasının mecburiyetidir. Çünkü terakki teceddüde vabestedir.(Bkz. Atatürk’ten hatıralar).

Bu Konu, Zeki Es @Es2Zeki Kullanıcı adıyla paylaşımlar yapan, bir Twitter hesabının, paylaşımlarından derlenerek oluşturulmuştur…

Abone ol
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm Yorumları Göster
mutlakaoku.com | Pdf Kitap İndir | Telecharger Livre GratuitDescargar Libros Gratis | Free pdf download | Kostenlose eBooks |
0
Bu konuda sen ne düşünüyorsun? Yaz Mutlaka Okunsun...x