Atatürk’ün en iyi dostu ve başyaveri Salih Bozok!

Salih Bozok, Mustafa Kemal’in mahalle ve okuldan arkadaşı, yaşça da akranıydı. 1881 doğumlu iki fidan. Tüm hayatları yanyana geçecekti…

  • Kara Harp Okulu’nu aynı yıl bitirdiler. Kendisi jandarma sınıfına seçildi, Mustafa Kemal ise Harp Akademisi’ne devam ederek kurmay oldu.
  • Mustafa Kemal Paşa Milli Mücadeleyi başlatmak üzere Anadolu’ya geçmeden önce, Salih Bozok’u başyaver olarak yanında istedi.

  • Milli mücadelenin tam ortasında Kurtuluş Savaşı’nda da yanyanaydılar. Sürekli beraberlik Cumhuriyetin ilanıyla da devam edecekti.
  • Cumhuriyet’in ilanıyla beraber önce ‘Meclis Başyaverliği’ daha sonra ‘Cumhurbaşkanlığı Başyaverliği’ yaptı.
  • Yıllar yıllar bu iki güzel adamın dostluk rüzgarı ile esip geçiyordu. Ta ki, Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatına kadar…
  • Takvimler 1938 yılını gösteriyor idi. Mustafa Kemal’in durumu iyiden iyi ağırlaşmış, o yataktan kalkamayacağını herkes biliyordu.
  • Salih Bozok, Mustafa Kemal’i böyle görmeye dayanamıyor, kabullenemiyordu. Çünkü o her şeyden önce onun en iyi dostuydu…
  • Hatta bir gün kendisine şöyle bir soru yöneltildi: “Hep sizden bir adam öndeydi. Onu hiç kıskanmadınız mı?”
  • Salih Bozok şöyle cevap verdi: “Onu kıskanmak Ağrı Dağı’nı kıskanmak gibi, Akdeniz’i kıskanmak gibi.. Onu kıskanmak akıl dışı olur.”
  • Bir gün Salih Bey oğlu Muzaffer’i Dolmabahçe’ye çağırdı. Artık zaman kırılıyor, vedalar başlıyordu.
  • Muzaffer gelince Salih Bey ona şöyle dedi: “Bak Muzaffer… Artık koca adam oldun… Atatürk ölüyor…” dedi.
  • Muzaffer Bozok daha sonra olayı şöyle anlatıyor:”Babam Atatürk’ün öleceğini söyleyince başladım ağlamaya, ÇÜNKÜ BEN ONU ÖLMEZ BİLİRDİM.”
  • Salih Bey oğlunun ağlaması üzerine “Ağalama evladım, Atatürk’ü uyandıracaksın, duyarsa kızar. Şunu bil ki…”
  • “… eğer Atatürk ölürse ben de hayatıma son vereceğim.”
  • Bu sözlerinden çok daha önce Salih Bey doktorlarla bir konuşma yaptı.
  • Salih Bey, Atatürk’ün öleceğini bildiği için doktorlara “Kurşun vücudun neresinden girerse insan daha çabuk ölür?” sorusunu sordu.
  • Cevap basitti. Doktorlar Salih Bey’e, kalbe sıkılacak bir kurşunun bile insanı öldüreceğini söylediler. Bunu niçin sorduğunu anlamadılar
  • Mustafa Kemal’in ölümü iyiden iyiye yaklaşırken Salih Bey de kendi ölümünü hazırlıyordu.
  • 10 Kasım sabahı saatler 9.05’i gösterdiğinde ise hayat sanki durmuştu. Odada bulunan herkes ağlıyor, Ata’nın gidişini izliyordu.

  • 10 Kasım sabahı saatler 9.05’i gösterdiğinde ise hayat sanki durmuştu. Odada bulunan herkes ağlıyor, Ata’nın gidişini izliyordu.
  • Derin üzüntüyle yatağın kenarına oturdu, Mustafa Kemal’in elini tuttu. Son bir kez dolu dolu baktı arkadaşına… Bu son görüştü.
  • Son bakıştan sonra odadan çıktı, apar topar Dolmabahçe’nin merdivenlerini inmeye başladı. Ölüme koşuyordu…

  • Hemen kendisini odaya kapattı. Hiç tereddüt etmeden,çekmeceden silahı aldı ve kalbinin tam üzerine koydu. Çünkü artık yaşamak anlamsızdı
  • “Başkomutan yaversiz gidemez!” diyerek uzun süredir planladığı gibi kalbine kurşun sıkarak intihar teşebbüsünde bulundu…

  • 10 Kasım sabahı Dolmabahçe, bu kurşun sesiyle yankılandı.
  • Ama Salih Bey ölmedi. Kurşunun kalbini sıyırması nedeniyle hayatta kaldı. Uzun süre komada yattı. 1941 yılında ise vafat etti.
  • Herkese, Atatürk’ün ölümünden sonra dünyayı anlamsız bulup intihar eden Salih Bozok gibi vefalı dostlar lazım bu hayatta.

SON.

Bu Konu, Flood Tanrısı @FloodTanrisi Kullanıcı adıyla paylaşımlar yapan, bir Twitter hesabının, son paylaşımlarından derlenerek oluşturulmuştur…

Abone ol
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm Yorumları Göster
mutlakaoku.com | Pdf Kitap İndir | Telecharger Livre GratuitDescargar Libros Gratis | Free pdf download | Kostenlose eBooks |
0
Bu konuda sen ne düşünüyorsun? Yaz Mutlaka Okunsun...x